...... Özgürlük ve Bağımsızlık Benim Karakterimdir. "M.Kemal Atatürk" ......

18 Şubat 2009 Çarşamba

Seçim Yardımları

Politika yönetme sanatıdır. Politikacılar bir ülkeyi yönetmeye talip olduklarında, o ülkeyi teslim aldıkları noktadan daha üst seviyelere götürme görevini üstlenmişlerdir. Ama ne yazık ki, bizde her şey popülist bir yaklaşım ile ele alınıyor ve çığırından çıkarılıyor. Türk Ceza Yasasında af edilmeyen suçlardan bir tanesi de rüşvettir. Rüşvet alan veya veren bir kişinin seçme ve seçilme hakkı bile elinden alınır. Politikanın seviyesini yüksek tutmak lazım. Gelişmiş ülkelerle kendimizi karşılaştırdığımızda arada dağlar kadar fark olduğunu görüyoruz. Bu ülkelerde herhangi bir politikacı, küçücük bir suistimale karışmış olsa bile anında siyasetten çekiliyor. Ama bize baktığımızda pislik politikacıların büyük kısmının paçasından akıyor. Bunu Tunceli'ye kadar uzatıp götürüyorlar. Politikaya ne din istismarı ne de rüşvet sokulmamalıdır. Vatandaşın iktidarın icraatlarına bakıp serbest bir iradeyle oy vermeleri gerekirken bulgur, makarna, kömür, beyaz eşya dağıtarak oy istemek gibi korkunç bir şey olamaz.
Melih Çınar
ADD Bandırma Şube Başkanı

Hiç yorum yok:


ATATÜRK İLKELERİ

CUMHURİYETÇİLİK
Bugünkü hükümetimiz, devlet teşkilâtımız doğrudan doğruya milletin kendi kendine, kendiliğinden yaptığı bir devlet ve hükümet teşkilâtıdır ki, onun adı Cumhuriyet'tir. Artık hükümet ile millet arasında geçmişteki ayrılık kalmamıştır. Hükümet millet ve millet hükümettir_(1925)

MİLLİYETÇİLİK
Biz doğrudan doğruya milliyetperveriz ve Türk milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanağı Türk toplumudur. Bu toplumun fertleri ne kadar Türk kültürü ile dolu olursa, o topluma dayanan Cumhuriyet de o kadar kuvvetli olur_(1923)

HALKÇILIK
Halkçılık, toplum düzenini çalışmaya, hukuka dayandırmak isteyen bir toplum sistemidir_(1921)

LÂİKLİK
Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye karşı değiliz. Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve fiile dayanan tutucu hareketlerden sakınıyoruz_(1926)

DEVLETÇİLİK
Devletçiliğin bizce anlamı şudur: Kişilerin özel teşebbüslerini ve şahsî faaliyetlerini esas tutmak; fakat büyük bir milletin ihtiyaçlarını ve çok şeylerin yapılmadığını göz önünde tutarak, memleket ekonomisini devletin eline almak_(1936)

DEVRİMCİLİK
Yaptığımız ve yapmakta olduğumuz inkılâpların, (devrimlerin) gayesi Türkiye Cumhuriyeti halkını tamamen çağdaş ve bütün anlam ve görüşleriyle uygar bir toplum haline ulaştırmaktır_(1925)

M.KEMÂL ATATÜRK