...... Özgürlük ve Bağımsızlık Benim Karakterimdir. "M.Kemal Atatürk" ......

31 Mart 2008 Pazartesi

ULUSAL EGEMENLİK BULUŞMASI

Bütün Yurtseverlerin,ülkemizdeki gelişmeleri yekinen takip ettiğini biliyoruz. Karşı devrim süreci AB, ABD, Medya, ikinci cumhuriyetçi kadro, şeriatçı bölücü örgütler v.s desteğinde iktidar eli ile yürürlükte olup, her an karanlığa biraz daha yaklaşarak devan ediyor. 14 Nisan ile başlayan Cumhuriyet Mitingleri gücümüzü bütün dünyada dosta düşmana göstermişti. Ne var ki 22 Temmuz seçimleri ile bir şok yaşadık ve içe kapandık. Oysa 22 Temmuz seçimleri aynı zamanda birilerini hem cesaretlendirdi, hem küstahlaştırdı.
BU GİDİŞE MUTLAKA DUR DEME ZAMANI GELDİ.
Bütün yurtseverlerinaralarındaki küçük nüans farklarını bir kenara atarak:
ÜLKENİN BÜTÜNLÜĞÜ-ULUSUN BİRLİĞİ,
HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ İÇİN;
DEMOKRATİK ve LÂİK CUMHURİYET,
SOSYAL DEVLET İÇİN;
TAM BAGIMSIZ, ONURLU ve GÜÇLÜ TÜRKİYE İÇİN
12 NİSAN CUMARTESİ TANDOĞAN’DA
ULUSAL EGEMENLİK BULUŞMASINA KATILALIM.

ATATÜRK İLKELERİ

CUMHURİYETÇİLİK
Bugünkü hükümetimiz, devlet teşkilâtımız doğrudan doğruya milletin kendi kendine, kendiliğinden yaptığı bir devlet ve hükümet teşkilâtıdır ki, onun adı Cumhuriyet'tir. Artık hükümet ile millet arasında geçmişteki ayrılık kalmamıştır. Hükümet millet ve millet hükümettir_(1925)

MİLLİYETÇİLİK
Biz doğrudan doğruya milliyetperveriz ve Türk milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanağı Türk toplumudur. Bu toplumun fertleri ne kadar Türk kültürü ile dolu olursa, o topluma dayanan Cumhuriyet de o kadar kuvvetli olur_(1923)

HALKÇILIK
Halkçılık, toplum düzenini çalışmaya, hukuka dayandırmak isteyen bir toplum sistemidir_(1921)

LÂİKLİK
Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye karşı değiliz. Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve fiile dayanan tutucu hareketlerden sakınıyoruz_(1926)

DEVLETÇİLİK
Devletçiliğin bizce anlamı şudur: Kişilerin özel teşebbüslerini ve şahsî faaliyetlerini esas tutmak; fakat büyük bir milletin ihtiyaçlarını ve çok şeylerin yapılmadığını göz önünde tutarak, memleket ekonomisini devletin eline almak_(1936)

DEVRİMCİLİK
Yaptığımız ve yapmakta olduğumuz inkılâpların, (devrimlerin) gayesi Türkiye Cumhuriyeti halkını tamamen çağdaş ve bütün anlam ve görüşleriyle uygar bir toplum haline ulaştırmaktır_(1925)

M.KEMÂL ATATÜRK