...... Özgürlük ve Bağımsızlık Benim Karakterimdir. "M.Kemal Atatürk" ......

1 Mart 2008 Cumartesi

SINIR ÖTESİ OPERASYON SONA ERDİ

Sınır Ötesi harekat beklenmeyen bir anda sona erdi.
Mehmetçik çetin kış ve coğrafi şartlarda çarpışmayı kanı ile sularken, Başkomutan esas görevi olan Türban Yasasını imzalayıverdi. Ancak uygulayıcısı işi çarşafa doladı
Öte yandan Kurtuluş Savaşı’nı kazanan istiklâli tam-ı şiar edinen, zaferin sonucu olan Lozan’ı Düvel-i Muazzamaya kabul ettiren birinci dönem meclisin ardılları olan yirmiüçüncü dönem meclis üyeleri askeri harekat süresi içinde AB ve ABD’nin istemi doğrultursunda Vakıflar Yasası’nı kabul etti. Sen-ben-bizim oğlana affı araya soktu. Hatta kendilerine yapılacak zammı komisyon başkanının bilgisi dışında metne yerleştiriverdi.
Oysa Yüce Atatürk:
“SIRASI GELMİŞKEN SAYGIDEĞER ULUSUMA ŞUNU ÖĞÜTLERİM Kİ BAĞRINDA YETİŞTİREREK BAŞININ ÜSTÜNE DEK ÇIKARACAĞI ADAMLARIN KANINDAKİ, VİCDANINDAKİ ÖZ MAYAYI ÇO İYİ İNCELEMEYE DİKKAT ETMEKTEN HİÇBİR ZAMAN GERİ KALMASIN” demişti.

Hiç yorum yok:


ATATÜRK İLKELERİ

CUMHURİYETÇİLİK
Bugünkü hükümetimiz, devlet teşkilâtımız doğrudan doğruya milletin kendi kendine, kendiliğinden yaptığı bir devlet ve hükümet teşkilâtıdır ki, onun adı Cumhuriyet'tir. Artık hükümet ile millet arasında geçmişteki ayrılık kalmamıştır. Hükümet millet ve millet hükümettir_(1925)

MİLLİYETÇİLİK
Biz doğrudan doğruya milliyetperveriz ve Türk milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanağı Türk toplumudur. Bu toplumun fertleri ne kadar Türk kültürü ile dolu olursa, o topluma dayanan Cumhuriyet de o kadar kuvvetli olur_(1923)

HALKÇILIK
Halkçılık, toplum düzenini çalışmaya, hukuka dayandırmak isteyen bir toplum sistemidir_(1921)

LÂİKLİK
Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye karşı değiliz. Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve fiile dayanan tutucu hareketlerden sakınıyoruz_(1926)

DEVLETÇİLİK
Devletçiliğin bizce anlamı şudur: Kişilerin özel teşebbüslerini ve şahsî faaliyetlerini esas tutmak; fakat büyük bir milletin ihtiyaçlarını ve çok şeylerin yapılmadığını göz önünde tutarak, memleket ekonomisini devletin eline almak_(1936)

DEVRİMCİLİK
Yaptığımız ve yapmakta olduğumuz inkılâpların, (devrimlerin) gayesi Türkiye Cumhuriyeti halkını tamamen çağdaş ve bütün anlam ve görüşleriyle uygar bir toplum haline ulaştırmaktır_(1925)

M.KEMÂL ATATÜRK