...... Özgürlük ve Bağımsızlık Benim Karakterimdir. "M.Kemal Atatürk" ......

9 Temmuz 2008 Çarşamba

Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı Sayın Şener Eruygur, 6 Temmuz 2008 günü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Hâkimliği’nin tutuklama kararı üzerine Metris Tutukevi’ne gönderilmiştir.
ADD Genel Başkanı Sayın Şener Eruygur, geçmişte Jandarma Genel Komutanlığı görevini üstlenmiş, halen Türkiye’nin en büyük Demokratik Kitle Örgütü’nün başkanlığını yapan ve Atatürkçü çevrelerin gözünde tartışılmaz ölçüde saygınlık kazanmış bulunan önemli bir kişidir.
Basına sızdırılan bazı haberlere bakılacak olursa, Sayın Şener Eruygur’a, derneğimizin kuruluşu ile ilgili gerçekdışı sorular yöneltilmiş, Dernekler Kanunu çerçevesinde Anayasadan doğan haklarını kullanmış olması, sanki ağır bir suçmuş gibi ileri sürülmüştür. Sözde Ergenekon yapılanması çerçevesinde Genel Başkanımızın kamuoyundaki saygın kişiliği göz önüne alınmaksızın ve Derneğimizle ilgili aslı olmayan iddialara dayanılarak verilen tutuklama kararına karşı yasal süresi içinde itiraz edilecektir.

Atatürkçü Düşünce Derneği, yasal sınırlar çerçevesinde ve Dernek Tüzüğüne göre çalışmalarını yürüten ve gücünü Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün düşüncelerinden, devrimlerinden ve ilkelerinden alan bir ‘Demokratik Kitle Örgütü’ dür. Sayın Şener Eruygur, gerek yaşamı boyunca üstlenmiş olduğu sorumluluklar sürecinde, gerekse Dernek Genel Başkanı olarak yaptığı çalışmalar ile, demokratik düzene ve hukukun üstünlüğüne bağlı bir yurttaş olduğunu kendisini tanıyan herkese ve her çevreye kesin bir biçimde kabul ettirmeyi başarmış onurlu bir asker emeklisi, saygın bir kişidir.
Dava sürecinin gizlilik esasına göre yürütülmesi yasanın gerektirdiği bir zorunluluk olmasına karşın; dava ile ilgili bilgi ve belgeler, kimi basın organlarınca yayınlanmış ve sorgulama sürecinin gazete ve televizyon haberlerine göre yapıldığı izlenimi doğmuştur. Ayrıca yargılama süreci boyunca siyasi iktidar tarafından yapılan açıklamalar ise yargılamaya açıkça bir müdahale boyutuna varmıştır. Bütün bu yaşananlar, yargılama sürecinin siyaset ile iç içe yürütüldüğünü açıkça kanıtlamıştır.
ADD Genel Başkanı Sayın Şener Eruygur’a, Atatürkçü Düşünce Derneği’ne ve tüm ulusalcı güçlere yönelik siyasi iktidarın baskı ve karalama kampanyası asla başarılı olamayacaktır. Derneğimiz, siyasi iktidarın Atatürkçülük karşıtı uygulamalarına yönelik demokratik tepkisini bilinçli olarak gerektiği her zaman gösterecektir.

ADD MERKEZ YÖNETİM KURULU

ATATÜRK İLKELERİ

CUMHURİYETÇİLİK
Bugünkü hükümetimiz, devlet teşkilâtımız doğrudan doğruya milletin kendi kendine, kendiliğinden yaptığı bir devlet ve hükümet teşkilâtıdır ki, onun adı Cumhuriyet'tir. Artık hükümet ile millet arasında geçmişteki ayrılık kalmamıştır. Hükümet millet ve millet hükümettir_(1925)

MİLLİYETÇİLİK
Biz doğrudan doğruya milliyetperveriz ve Türk milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanağı Türk toplumudur. Bu toplumun fertleri ne kadar Türk kültürü ile dolu olursa, o topluma dayanan Cumhuriyet de o kadar kuvvetli olur_(1923)

HALKÇILIK
Halkçılık, toplum düzenini çalışmaya, hukuka dayandırmak isteyen bir toplum sistemidir_(1921)

LÂİKLİK
Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye karşı değiliz. Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasıt ve fiile dayanan tutucu hareketlerden sakınıyoruz_(1926)

DEVLETÇİLİK
Devletçiliğin bizce anlamı şudur: Kişilerin özel teşebbüslerini ve şahsî faaliyetlerini esas tutmak; fakat büyük bir milletin ihtiyaçlarını ve çok şeylerin yapılmadığını göz önünde tutarak, memleket ekonomisini devletin eline almak_(1936)

DEVRİMCİLİK
Yaptığımız ve yapmakta olduğumuz inkılâpların, (devrimlerin) gayesi Türkiye Cumhuriyeti halkını tamamen çağdaş ve bütün anlam ve görüşleriyle uygar bir toplum haline ulaştırmaktır_(1925)

M.KEMÂL ATATÜRK